Küçük Dokunuşların Muazzam Sonuçları

Uzun zamandır mahalle içlerinde, sokaklara kurulan semt pazarlarına uğramadım. Yoğun iş temposu arasında pek de fırsat bulamıyor olmam, eşimin alışveriş konusunu yıllardır üstlenmiş olması gibi nedenlerden, işimin de bir parçası olduğu için, sadece marketlere ve bazen AVM’lerin içindeki mağazalara gidiyorum. Televizyondaki enflasyon haberlerinde, sosyal medyada önüme çıkan bazı videolarda semt pazarları görüntüleri denk gelince, çocukluk anılarımın içerisinde yer alan, Annem ile gittiğim, sebze meyve pazarları geliyor aklıma. İlginçtir, yıllardır gitmemiş olmama rağmen, çocuk yaşta aklıma takılan sorunun cevabını halen bulamadım; gelip geçen müşteriler tezgâhlarda nelerin satılmakta olduğunu fiyatlarıyla birlikte zaten gördükleri halde, pazarcılar neden bağırırlar “haydi patates, soğan, domates” vs. diye. Bu bir pazarlama tekniği mi? Daha fazla bağıran, daha çok mu satar? Yıllardır iş dünyası içerisindeyim, uzunca bir süredir özellikle satıştan sorumlu çalışma arkadaşlarıma şu mesajı veririm; “biz pazarcı değiliz, domates biber satmıyoruz, müşterilerimizle iletişim içerisinde olduğunuzda mücevher satıcısı gibi bir yaklaşım sergileyin.”

Yazının devamı için tıklayın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir